Ribat nedir? Kur’an-ı Kerimde Ribat

Ribat nedir? Kur'an-ı Kerim de ribat nasıl tanımlanmıştır? İlk ribat nerede ve kim tarafından kurulmuştur? Hepsi yazımızda !
Ribat nedir? Kur'an-ı Kerim de ribat nasıl tanımlanmıştır? İlk ribat nerede ve kim tarafından kurulmuştur? Hepsi yazımızda !

Ribat Nedir?

İslami bir terim olan ribat aslında kutsal bir kelimedir, peki ribat nedir? neye denir Hadîs-i şerîflerde de “Allah yolunda ribâtda bir gün kalıp nöbet bekleyen kimse, bu zaman esnasında oruç tutmuş gibi sevâb kazanır.” der.

Özetle İslam devletlerinin kara ve deniz sınırlarındaki, kritik alanlarda bulunan sınır karakolu niteliğinde çok özel yapılar. Arapça bir terim olan ribat; “bağlamak, sağlamlaştırmak, sağlam yürekli olmak, sabır eylemek, işe azimle sarılmak, kuvvet göstermek” manalarına gelir. Ribat nedir konusunu hallettiğimize göre kalan detaylarına bakalım.

Kur’an-ı Kerim’de Ribat Nasıl Tanımlanır?

Kur’ân-ı kerîmde meâlen; “Kâfirlerle cihâda hazır bulunan süvarilerin atlarını bağlayacağı yer.” (Enfâl sûresi: 60) şeklinde geçmektedir.

Cihâdın ve ribâtlarda (sınır boylarında) nöbet tutmanın fazîleti hakkında Kur’ân-ı kerîmde meâlen; “Ey îmân edenler! Din uğrundaki eziyetlere sabredin ve düşmanlarınızla olan savaşlarda üstün gelmek için sabır yarışı yapın. Sınır boylarında (hududlarda) cihâd için nöbet beklesin ve Allah’tan korkun ki, felah bulaşınız.” (Al-i imrân sûresi: 200) emredildi.

Öyleki Hadîs-i şerîflerde de; “Allah için ribâtda geçirilen bir gün, dünyâdan ve dünyâdaki her şeyden daha üstün ve daha hayırlıdır.”

İlk Ribat Nerede ve Kimin Tarafından Kuruldu?

Şimdiki zamana göre düşünürsek kutsal dinimizin ilk ribât‘ı yani askeri sınır karakolu, hazret-i Ömer’in halifeliği döneminde Ukbe bin Nâfî tarafından inşa edildi. Cihâd emrine, İslâm şehirlerinin silâh ile müdafa edilmesi ve genişlemesi durumuna bakılarak kurulan ribâtlar, zamanla Semerkand’dan Kurtuba’ya, Yemen’den Kırım’a kadar genişledi.

Anbarından ahırına, hamamından mescid ve kıraathanesine varıncaya kadar tümüyle bu kutsal yapılar, İslâm şehirlerinin savunmasında çok büyük hizmet ettiler. Peygamber efendimiz döneminde Mescid-i Nebevi, nasıl din ve devlet işlerinin yönetildiği kutsal bir mekânsa; ribâtlar da, askerî ve ilmî açıdan merkez üs haline geldiler.

Türk İslam Tarihinde Ribat’ın Önemi Neydi?

Türkiye Selçukluları devrinde ribât adıyla yapılar da inşa edildi. Elbistan’da Afşin ilçesi yakınındaki mağara önünde tespit edilen üç âbideden biri olan ribât, kapı kitabesine göre, 1215 (H. 612)’de yapılmıştır. Kitabede, Sultan Birinci İzzeddîn Keykâvus ile Emîr Hasen’in isimlleri yer alır. Kayseri dışındaki “Köşk medrese” adlı yapının, Eretnaoğulları dönemine ait bir ribât olduğu bilinmektedir.

İslâm târihinde inşâ edilen ribâtlarda, mutlaka önemli bir şahsiyetin veya bir kahramanın türbesi bulunmaktadır. Anadolu’daki bu hizmet yapılarında hâlâ gazilerin, alperenlerin, velîlerin adları yaşamakta ve rahmetle yad edilmektedir.